Çişimi yaparken, çişimin üzerine tükürdüm.
Saate bakarken, yelkovan ile akrep'in yerini değiştirdim. Böyle olsaydı o vakitte ne yaptığımı düşündüm.
Çay içerken, bir şeker kristalinin çayın tadını ne kadar değiştiriyor diye onlarca deneme yaptım.
Sabah dershaneye gidecekken son kez tuvalete girip çıktıktan sonra, tam kapıyı çekerken tekrar aynayla yüz yüze geldiğim anda kendimi 2 saniyeliğine Michael Jackson'a benzettim. Sonra gene Gökçen'e dönerek, öss malzemelerimi alıp, ayakkaplarımı giydim.
Metal müziğe ara vererek sürekli TSM ve THM dinledim.
Her gün yatarken, acaba şu anda (TSM sanatçılarından herhangi birisini düşünerek) ne yaptığını merak ettim. Cevap bulamadım.
Her gün, her dişimi fırçaladığımda, diş macununun üzerindeki 14 günde beyazlık yazısını gördüğümde, ÖSS için ne kadar uzun bi süre diye düşündüm.
Her otobüse bindiğimde, keşke dershane 90 dakika içinde neden bitmiyor diye kahroldum.
Otobüste pencere kenarına oturup, elime a4 kağıdına, saçını gördüm yazıp, yandan geçen arabaların içindeki türbanlılara yazıyı göstermek istedim.
Otobüste öğrenci kimlik kartını isteyen şoförlerle, konuyu dağıtıp; "Ne kadar yakışıklı olduğunuzu biliyor musunuz, bu halinizle kim bilir kaç kızın kalbini yakmışınızdır." diyerek öğrenci kartını göstermemi engelleyemedim.
Dershaneye giripte hocaların bana merhaba demesine karşılık sana da diyerek, yerin dibine girdim.
Dershanedeki öğretmenlerin, neden geç kaldın sorusuna, sen niye beni beklemedin sorusunu sordum. Dövüyordu.
Beşiktaş şampiyon olmasına rağmen sınıfta bi tane beşiktaşlı vardı. O da kadroda Şifo Mehmet var sanıyordu.
Hocanın derste sürekli ders anlatmasına karşı, sınıfta herkesin sıkılmasını fırsat bilerek, hocam çok konuşuyorsunuz, anlamıyoruz dedim. Hoca 3 saniye sustuktan sonra, tekrar konuşmaya başladı.
Dershane bitmesinden bi gün önce, ders işlemediğimiz için, ders birim ücretini istedim. Vermediler.
Tarih öğretmenimizin derse 20 dakka geç geldi diye, ders birim ücretinin yarısını istedim. Onu da vermediler.
Sonra her derse girerken öğretmenleri uyarıp, derse zamanında girmeleri için "Hocam para yazıyor, hadi derse" diyerek ikna ettim.
Olasılık konusunu çalıştıktan sonra, her ders çalışmamda: "Acaba bu konudan soru çıkmaması için kaç kere Öss'ye girmem gerektiğini" kendimce bulmaya çalıştım. Sonuç mu? Öss'de çıkçak diye korkmuştum. Bulamadım. Çıkmadı da.
Ne yaptığımı öğrendiniz. Bundan sonra, denizde yazı yazıp, Balçova'ya geldiğimde blog'uma koyacağım. Tam anlamıyla geri dönmeye altmış küsür gün kaldı. Nice beğenmelere. Bana iyi tatiller.